31 Ekim 2023 Salı

BEBEK HAYALETİ

 

yamalı bir fukara seccadesi oldu zaman.
kavuştukça ucuna yüzüm,
dünya toplanır
akşamdan kalma bir sonbahar sabahına.

ölüm,
binlerce bebek hayaletiydi
yarısında uykumun
ve Kerbala'daki kadınlar
bit var diyorlardı başında.
kucağımda,
Hüseyin'in bebeği, dipdiri
koklayıp öpüp, verdim anasına.

uykumun yarısında ölüm,
binlerce bebek hayaletiydi
ve sebepsiz bir apneydi
nefessiz, sessiz beni öylece
yatağa mıhlayan.

ve binlerce bebek hayaletiydi ölüm
tiklerimi artıran,
sağımı solumu
kıpkırmızı kaşındıran.

binlerce,
masumca,
günahsızca dans ettiler
uykumun arasında,
yırtılmış ve sayfalar dolusu
insanlığın tam karşısında.

ve uyandım
binlerce namussuzun
alkışları
ve utanmaz şakşaklarıyla.

"bebek hayaleti"
j.ak
31 Ekim 2023

21 Haziran 2023 Çarşamba

Koruk ayaklanması

 

Şarap varsa Toroslar’da sıkılmış,

Muhtemel seyirde

Ve demir almış muhabbet

Gözünü sevdiğim memleket

Oynaşmak sözcüklerle bahane.

Ne sevdiğinden bir haber,

Ne devrimin ılık gölgesi,

Sadece cavlak bir tek başınalık

Ve şarabın kömür tonu

Minör kırmızısı.

Toprak  desen, ataerkine kurban

Salkımdaki üzüm tanesi şimdi yalnızlık

Bir yanı mora bir yanı ala çalan

İçelim o zaman.


"koruk ayaklanması"

j.ak

21. Haziran.023



1 Haziran 2023 Perşembe

IRALAN

Ağaç ne kadar dökse yapraklarını,
Ne kadar çıplak kalsa budakları
Çiğ bulaşır dallarına
Örter gibi ayıpları.

Bir başka hayat gelir üzerine
Yosundur artık onu saran elbise
Tüm o parlak,
Geniş yapraklara nazire.

Kılıksız dallar var şimdi
Puslu karanlığın içinde
Suskun ve sırlarla dolu
Suskun ve sınırlara gebe.

Tüm ayrıntılara inat
Pusudadır gerçek
Sis dağılsın
Ve çiğ kurusun diye bekler.

"Iralan"
j.ak
1. Haziran.2023





30 Mayıs 2023 Salı

YİĞİTLER ÖLÜMSÜZDÜR


Gerçek topluyordum düşümde
Renkli ve mis kokan çiçekler yerine
Baharlar konu mankeni edildiğinde
Uzaktan baktım o edilgen mevsime,

Bir düşme bir çarpma ki,
Yürüyen uzvumun kırık acısı
Uyutmuyordu yine o gece
Ah o gece…

Gönül kırığı bin beter yaktı
Şu kemiğin kırığından
Duydum ki Hakk’a varmış
Koskoca Adil Serdar Saçan.

Neler geçsin bilemedim aklımdan
Durdu çünkü zaman
Ah keşke ayağa kalksam
Son yolculukta uğurlasam
Gitti dedim gitti, bir gerçek Adam…

Böyle gitmeler ağlatamıyor insanı
Öfke ve isyan ruhumu alçıya aldı
O yiğidin üstüne çünkü
Topraktan önce, kara ağlar atıldı
Kara lekeler çalındı.

Çalanlarda bir eğlence
Çalanlar ömrümüzü çaldı
Ümmetçi, soycu sopçular
Bir türlü doyamadı
Hep soy tar’ı çaldı.

Şimdi gerçeğin Ekim zamanı
Kara saplı sabanımızla
Yaracağız kara toprağı
Yırtacağız kapkara ağları
Ve düşlerimizde değil,
Uyanıkken toplayacağız
Gerçek olanı.

"Yiğitler ölümsüzdür"
j.ak
30. Mayıs 2023