esintiyle dans ediyor
gözlerime sızan güneşte
yapraklar, dallar
fonda bossanova
nasıl da esiyor tatlı tatlı.
kıskandım hep bilir misin
bedenleri lanetlenmemiş kadınları
ve onların o karnavallı coğrafyasını
görenlere selam olsun dostum,
çıplak bir tende sanatı…
üç F, karnavalın karşısı
ama en karşı
umut bir gün öylece coştu
ihtiyaç üzere okyanus aştı,
ölse de denizlerde
o dev balinaları dünyanın
takılsa da ağlarına aç sırtlanların
ışıklı kokusu el sallar yine de
vakti geldiğinde bilge seyyahın.
sevdim diyorum sevdim işte
şu samba ve bossanovayı
sevdim sırtında bir çuval umutla gelen
deniz gözlü seyyahı
alıp götürdü beni o ritim oldum olası
ve kışkırttı tembel zamanlarda aklımı
sonra bana hep
şu memlekette yarım kalan,
işleri anımsattı.
coğrafyamın insanları
cumaların hayrına inanmıştı
ve hâlâ dünyanın tüm çocukları
dolduruyordu roma’nın barselona’nın
futbol takımlarını
serbest radikalleri dünyanın
tetiklerken
bir üçüncü dünya savaşını,
inanarak beklerim ben
o deniz gözlü seyyahı…
dinlerken düşünmek zor dostum
bossanovayı
yoksul üretir, zengin yaşar hayatı
savaşmaktan sevişmeye
koymuşlar da yasağı,
yoksula huri yalanı
ve silahsız bir yakın dövüş sanatı.
coğrafyamın ozanları
yakar aşık türküleri
göçecek de Jale bir gün
geldiğinde zamanı
ama bir kez göreydim
deniz gözlü seyyahı
görmeden gitmeyeydim
deniz gözlü seyyahı. “bossanova” j.ak 13 Nisan.2018
görmeden gitmeyeydim
deniz gözlü seyyahı. “bossanova” j.ak 13 Nisan.2018
fotoğraf: Sema Aygen
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder