yağmura karışır yakında
o son model telefonun
taksitlerini düşünen adımlar.
adımlarla arşınlanır, çaresiz iş yolları,
ve güz çıkmazında düş pişirir
aş yorgunları.
göz göze gelmeme gayretiyle eğreti,
yağmur değmeyen metrolarında İstanbul’un
üst üste karşılanacak soğuklar yine
kış güvertesinde, bir Eminönü vapurunun.
kış hiç gitmemişçesine geldi bu yıl, inatçı kara!
ve kapkara ölmüştük Mayıs’tan
Ağustos’a
Kömür olup Soma’da
Cehennem olup Telafer Kerkük ve Musul’da!
sınırdaki çirkefi yutkunamamışken daha
kara bir yazı yazdılar ki kapkara,
güz telâşı yeni bir kapı araladı okul masraflarına
dişi olarak bakarmış mollalar, kız çocuklarımıza!
kendisine değmeyince bu işlerin ucu
hep başkalarına attı kimisi suçu.
kimi sustu, kimi uçtu, kimi uç’tu, uzak,
kimi farketti özgürlük-demokrasi dedikleri birer tuzak
kana kana içerken kanmanın bedelini,
kimileri öderken anlayacak can yangınıyla bağırarak!..
“can yangını”
j.ak
25.Eylül.2014
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder