1 Mart 2011 Salı

#Blogumadokunma

"Blogumadokunma" twitleriyle başlanan bir günde öğrendik ki digiturk onca parayı akıtıp satın aldığı lig tv'den yaptığı canlı yayınları (nasıl oluyorsa) blog sayfalarından canlı olarak paylaşanlar yüzünden mahkeme kararıyla tüm blogspot erişimine engel koydurtmuş. Diyarbakır 5. asliye ceza mahkemesi'nin 14.01.2011 tarih ve 2011/156 d iş sayılı kararı imiş bu...

ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR evet. Mülk de kimdeyse adalet ondan yana çalışıyor tabii. Bu ve benzeri yasaklamalara neden bu kadar toptancı bir yaklaşım gösterilir acaba? O yayınları yapan bloggerlar tek tek tespit edilemiyor muymuş? Bu o kadar da zor olmasa gerek. Ama uygulamaya bakıyoruz çok zormuş gibi "toptan erişimin engellenmesi" gibi ipe sapa gelmeyen bir uygulamaya maruz kalıyoruz.

Geçenlerde bir üniversiteli blog  yazarının AKP ve Tayyip Erdoğan'ı eleştirdiği bir yazı yüzünden tutuklandığı haberini duymayan yoktur. Ta en başından beri blog denen oluşum ve internet ortamında düşüncelerin özgürce paylaşıldığı ortamlar tehlike olarak görülmüştü. Buna ilk karşı duruş köşe yazarlarından gelmişti.
Burada insanın kafasına takılan şu oluyor hemen.

Ben şiirlerimi yazıyorum bloguma. Benim gibi binlerce kullanıcı olmalı kendi şiirlerini yazıp bloguna koyan. Şimdiye dek hiç bir şaire ait blog şairlerine karşı çıkan bir açıklama duymadım. Falanca neden şiir yazıyor ve bloguna koyuyor diye. Peki siyasi görüşlerini yazan blog yazarları, bizim avanak köşe yazarlarının neden o dönemde bu kadar gözüne batmış ve karşı durmuşlardı acaba? Kendi yazdıkları ve kendi söyledikleri mutlak doğrular mıydı ki? Başka insanların siyasi görüş bildirme ve bunları yazma hakkı onlardan mı sorulacaktı? Bu sorulara o dönemlerde bulabildiğim yanıtın şimdilerde hayata geçirildiğine tanık olmak utanç vericidir.

Digitürk ve onun lanet olası maç yayınları mıdır yalnızca sorun? Şimdi yani bloglara erişim yasaklandı diye digitürk'ün lig tv satışlarında patlama mı yaşanacak? Hepimiz biliyoruz ki böyle birşey olmayacak. Belki de protestolar olacak ve insanlar digitürk aboneliklerini iptal ettireceklerdir. Bu durumda nedir? Blogların susması oradaki platformların okunamaması asıl başkalarının işine gelecektir. Ya da gelecekti diyelim. Çünkü google bu soruna derhal çözüm getirerek DNS ayarlarını değiştirmek suretiyle girişi sağlamıştır ve yine herzaman olduğu gibi kısa bir sürede herkes tarafından öğrenilecek olan 8.8.8.8 ve 8.8.4.4 DNS numaralarıyla erişim sağlanacaktır. Tıpkı şu an benim de sağladığım gibi...

Yasaklar her zaman aşılır. Ki aşılacağı bilinerek konurlar. Örneğin dün gece benim meyhanede fosur fosur sigara içmem gibi. Yasak olmasaydı belki de ben o kadar çok içmezdim. Ola ki dumanımla birilerini rahatsız etmemek konusunda hep nazik olmuşumdur. Hiç kimsenin benim dumanım yüzünden ölmeyeceğinden de bir o kadar eminim.

Yasaklar konur. Bu türden yasakların "önüne-ardına" baktığımda peşisıra rüşvet çarkının işlediğine ya da konulan bu yasaklamaların sıcak para ihtiyacına derman olacağıyla ilgili bir başka haber duyuyorum. Mesela alkol şu şu mekanlarda yasaklandı; Demek ki o mekanın ne yapması gerekecek, ekstra bir ruhsatlandırılmaya tabi tutulması gerekecek gibi...

Şimdi blog konusundaki erişim yasağından ve google.com'um bu derdimize birden bire çare olması konusu ister istemez aklıma takılıyor. Bu konuda hiç birşey bilmem çünkü ben "son kullanıcı" diye tanımlanan bir bilgisayar kullanıcısıyım. 

*Ama bu DNS numaraları bir yığın geçişin birbaşka port üzerinden yapılması kime ne kazandıracak? 

*Dieğr yandan mahkeme kararı çok mu işe yaramış oluyor bu durumda? 

*Ve hükümet bütün bunların neresindedir?

Gibi sorularım var... Sizin yok mu?

Hiç yorum yok :