31 Aralık 2010 Cuma

Bir Şiir Olsam


ne kadar bozguna uğratsam 

yüreğimin ritmini, 
o hep aklımla çifte koşulmuş akşam; 
geceyi bekledi kâh,
ve kâh  bir tarla dolusu 
sarı papatya  gündüzde… 
bir parça bıraktım kendimi, 
gördüklerim  karşısında
söz dinlemez oldu
akıl ve yürek.
ne var ki  bu durum
ihlâl etmez sınırları, 
bilerek...

her kurduğum barajın yıkımına telaşlandı 
yüreğimin kırılası parçalarına dadanmış,
fil edâlı iyimser budalalıkları… 
bunların tümünü kendime oynadım. 
tek kişilik gösterimlerin tek seyircisi benim
ve her gün,
kendime bir bis alkışı daha yaptım 
eksilmesin içim… 
Eksilmesin.

böylesi durumlarda 
söz konusu olur mu “af”?  
yaşamın kendisi araf!
buna  cevabım da sorum da
baştan beri saf… 

uzunca bir süreyi 
geçmişe göndermiyorum, 
zaman kadranımın sağanakları 
her damlası!
kurduğum köprünün 
altından geçen nehre katılan.  

bütün hücrelerime sinmiş olanın
yokluğunu taşıyamaz aklım. 
kızıyorum kendime,
izinsiz bir taaruzu andırıyor 
bu garip tavrım. 
ki aşkolsun!

yaşamak, deli cesaretim,  
ve  kendimi bilme esaretim 
okuduklarım anlaşılmaz değil ama, 
aynı paragrafı beş kez okutur imgelemim… 
aklım ister istemez yoktur evinde 
ve kişisel toplantılar yapar kulaklarımda “biz”
o an en işitme engelli ben olurum 
sorulanlara cevabım hep sessiz 
“tekrar eder misiniz?”   
aradığımı bulamazken tam önümde durana, 
en kör göz bendedir o anda
sevdiğim lezzetin tadına varacakken meselâ,
başka bir tat olur düşlerimin örtüsü,
ve derhal gelir hayallerimin sansürcüsü...

dokunamam seslere, 
çünkü tüm keşifler, 
zaten ölüdür
parmak uçlarım 
gitarımın perdesinde o an,
en cesur acizlerden  
sadece dördüdür...
sevgi akar
seslerden bana doğru
ve başımı
döndürür...



“bir şiir olsam”
j.ak
25.Aralık.2010

2 yorum :

gülce dedi ki...

çok güzel, çok naif ve tarif edemediğim kadar çok duygu dolu... yüreğine sağlık anneciğim. :)

Jale Altunel dedi ki...

Ancak çok yoğun olunca çıkıyor böylesi. Bu gerçekten benim için özel bir şiir bebeğim...