4 Mayıs 2011 Çarşamba

Devri Alem...

ey sanatı yıkanlar:
bu topraklar
öyle bir güler ki adama,
yabanıl otlar içinden çıkıp,
“ucube kadar taş düşe kafanıza”
diyerek,
başı dimdik ve rengârenk.
o öyle bir çiçek alayıdır ki
ışığına, dokusuna
kokusuna şaşarsın…
suları bu toprağın suları,
derdimle dertlenmez sanmayasın.
bütün sırlarımı tutar da,
söylemez kimselere...
Ilgaz'ına çık da gör, vatanımın.
bir haykırış, bin ses olur
binlerce nefes,
ve yankısı çağlar
Anadolu diyarında!
derken bir buluta değer gözlerim,
avuçlarım kadar yakındadır bulut
bahar zamanında mevsimlerin,
en güzel aşkları yağdırır
örgülü saçlarına Elif’lerin…
bilmez misin
kaç tarihten güler
kaç tarihten sır tutar
kaç tarihten haykırır
bu deli toprak?
kaç haini gömmüştür
ve kaç düşmanı yıkamış,
orada gürleyen ırmak!?
...
ey ihanetin ilkel mahmuzu;
bil ki,
senin yasaklarını tanımayacak
bu Türk'ün Anadolu’su!
mesela
istediği kadar yok saysın
aşkı,
din taciri ahmaklar,
“ah çinçini çinçini
öpem ağzın içini”* diye
türküler yakacak
sevdalı ozanlar!
istediği kadar sansürlensin
şu dijital ovada,
eli kalem tutanlar
bil ki benim
genlerime yazılmış,
binlerle destanım var!
burası devri âlem bir diyar
hem bilge, hem ihtiyar.
uymaz yurdumun müziğine diyorum
uymaz,
çöl iklimlerinden gelme
Arap yaylar - kanunlar...
bil ki  kusar bu topraklar, kusar
kini, nefreti,
kol kola girmiş sömürgenleri.
bu yapılan hain talan
bir gün  devrini tamamlar.
çalınmış hasatlar var
çalınmış hasatlar!
bil ki ellerim kocamandır
ve emektar
er ya da geç, hepsini
toprağıma geri katar.
Anadolu’m!
her daim derin,
ve devri âlem bir diyar…

“devri âlem”
j.ak
04.Mayıs.2011

……….

*Türkü adı: “çamdan sakız akıyor”
Söz-müzik:   Anonim...
TRT repertuar no: 0321
Yöre: Kahramanmaraş

Hiç yorum yok :