ben değil,
yüreğimin yarası mağdur
ben değil,
doğrularımdır mağrur.
bir yara ki,
bilirim benimle beraber
geçip göçecek
doğrularsa su gibidir
yatağını bulur.
bir gün anlarsın ve
aynalarda bakarsın
o iftiracı yüzüne,
suçu beş geçe.
yem edildiğimde ben
yelkovan ve akrebe,
zehir içti masumiyet
ve müsrifçe harcandı
koskoca bir emek...
yüreğimin halay başı mağdur
deli geçitlerinde deli kanımın
kendine bir dem
umut dansları yapadurur...
gökyüzü acıtır şimdi
içimdeki suçsuzluğu.
bir kahin edasıyla
lekeler çalarken maystro,
reddediyorum ben;
bu denli onursuzluğu!
faydasız güzellemeler yazdı düşüm,
bütün sevdalarıma dair yazdı kışım
en önde koştu her daim dava
umurumdaydı memleket yokuşum
aldırış etmeksizin
içimdeki şu cılk yaralara,
aldırış etmeksizin
yakışıksız iftiralara!
bilirsin;
ne kadar saf değilse bir şiir,
o denli iyileşir içinde
topallayan bir esir.
ezberlerin bozulması hani,
zarar verirya alışkanlıklara,
işte sırf bu yüzden
kanatlandım;
taş misali dupduru bir suda,
işte sırf bu yüzden
gocunmadım
suça zehire ve acıya!
sahipse yürek
böyle bir sevdaya,
başbaşa bırakır
yolda dostu
o karanlık aydınlıkla...
''zerk-i cürüm''
j.ak
21.Haziran.2011
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder