18 Ekim 2010 Pazartesi

ARGOS SALINCAKKEN

Bakışlar birkaç parçası eksik pazıl.
Resimde,
Gün değirmenlerinden çıkma
unlu ten taneleri.
 Sert rüzgarlar uçurdu bakışları.


Beşçeşmeler’de rakıyla sulayalım
gözlerimizi.
Sahile inen oluğun kurumasını bekleyelim.
Parfüm kokan oluk,
İnsan selinden sıkkın.

Beşçeşmeler’de itlaf
kurban,
bir büyük ve haydari.
Zaman da sallanıyor,
siyahları da gecenin.

eksik beşli dolaylarından
Müzeyyen Senar’a.
Her defasında gülerim
“yayın kırılsın Bahattin” derken, yaylı tambura
sarhoşken
daha fazla.

Bakışlar sinema salonundaki son gonk
kulak, resme tetik.
Resim yün eğirmelerinden çıkma mavi köpük.
Sert rüzgarlar uçurdu bakışları.

Dilimde tüy bitti.
ya da alkolden şişti.
Her şey komik
ve garson
epik
yaklaşımlarda.

Defolun!
Defolu ruhuma duvarlar ören
gün zebanileri.
Söz ve müzik perileri,
vakitlice geldi.
Birer içki ve
aşk parçalarından mezeler
söylediler.


Bakışlar, kötü gün dostu yağlı boya tablonun
okunmayan imzası.
Ay batımının seğirgen tülü,
tül, kedi esnemesi
yumuşak ve nazik.
 
iki bulut,
Aysamış gecenin
Işığıyla inatlaşmakta.
Rüzgarsa durdu galiba.
Bakışlar
Sabit.

“Argos salıncakken
kıvrak bir zenneydi gerçek”
15,Mart/07

_________________________________

Hiç yorum yok :