19 Ekim 2011 Çarşamba

BIKTIK!



OHAL İlân etmek için daha neyi bekliyorsunuz?


Bu haince oyunu daha ne kadar uzatabilir bir hükümet? Yirmi altı şehit yirmi iki yaralı...


Daha kaç can gitmesini bekleyeceksiniz? Daha kaç ocak sönecek?
Memleketi bir iç savaşa mı sürüklemek istiyorsunuz?


Yeni yaptığınız zamların üzerini mi örttünüz yoksa bu danışıklı dövüş ile?


Kışın soğuk ayazına şehit kanı püskürttüğünüz yüzlerimiz ala boyandı bugün yeniden.


Mutlu musunuz? İsrail'e dayılandığınız gibi, çiftçiye, üniversite öğrencisine,  dayılandığınız gibi gitsenize terör belâsının da üzerine?


Neden OHAL ilân edilemiyor?

Neden Apo belâsı idam edilmiyor? Kiminiz ip attı kiminiz ot. Kiminiz lâf attı. Ama o hâlâ emirler yağdırmaya devam ediyor... Komik misiniz siz?


Neden terörle mücadele etmiş askerlerimiz "terörist" olmakla suçlanıp hapsedilirken, gerçek teröristle mücadelede bu kadar aciz davranılıyor?


Sıcak para kaynakları daha ne kadar askerimizi öldürmeleri için teröre ve teröriste boyun eğmenizi emretti? Nasıl bir cilveleşmedir bu?


Siz bu halkı salak mı sandınız?
Neden hâlâ şehitlerimizin ardına saklanıyorsunuz?
Bıktık zamlarınızdan.
Bıktık yalanlarınızdan.
Bıktık artık takiyyelerinizden, dindar görünüp, dinde haram sayılan tüm kepazelikleri yapmanızdan,
Eğitimi katletmenizden bıktık,
Namus bekçiliğinizden bıktık,
Özelleştirmelerinizden, emlâk komisyonculuğuna soyunurcasına kaynaklarımızı topraklarımızı pazarlamanızdan bıktık,
Ekonomi gırtlağa kadar batağa sürüklenmişken, "ekonomimiz büyüyor" palavraları sıkmanızdan bıktık,
Ortadoğu jandarmalığına soyunup Suriye'ye akıl öğretirken kendi iç meselenizi bile halledemeyişinizden,
Aydınlarımızı mahpuslara tıkmanızdan bıktık anlıyor musunuz?
Doğayı katletmenizden, iki günde haşatı çıkan aptal karayollarınızdan,
yandaş ihalelerinizden,
yeraltı kaynaklarımızı satmanızdan, sukuk icaranızdan, emperyalizmle kolkola girmenizden,
"durmak yok yola devam" diyerek kendi cebinizi doldurma telâşınızdan,
yağmalarınızdan,
lâlelerinizden,
projelerinizden,
herşeyinizden bıktık anlıyor musunuz?
yüzlerinizden bile bıktık!!!
Defolun gidin artık. Ellerinizi çekin vatanımdan. Askerimden, Anayasamdan, Cumhuriyetimden!
Şehit kanıyla doldu bütün ihaleleriniz. Cepleriniz...
Yeter artık!
Ya kahraman askerlerimizi ve aydınlarımızı çıkartın cezaevlerinizden ve terörle adam gibi mücadele edin, ya da gidin!
Bu millet bıktı artık şehit kanına boyanmaktan.





Biz Türk Milletiyiz! Türkiye halkı palavrasına karnımız tok. Gidin,  nerede kuracaksanız öyle bir halkı bu ülke sınırlarının dışında kurun. Biz Türk Milletiyiz. Ve artık şehit haberi ile uyanmaktan yorulduk. 


Acıdık, dağlandık!


Ancak her ne olursa olsun vaz geçmeyeceğiz. Bunu kazıyın aklınızın her köşesine. Bu vatanı böldürmeyeceğiz. Yetemeyeceksiniz. Yetemeyecek küresel çete. Çünkü bu vatanda "ver kurtulcu" ve sesi sayenizde gür çıkan kuyrukçular azınlık. Bunu bilin. Sesleri gür çıkıyor sırtlanların. Sesleri gür çıkıyor hainlerin ah!!! Yalan tarihlere yalan romanlar alıyor nobelleri. Yalandan sırtı sıvazlanan gaflet içindeki o mütareke güruhu suç ortaklığı yaparken görüyor izliyor sessiz çığlıklarıyla halk... Korkuyor, içine akıtıyor kanlı yaşlarını ve bir türlü uyanamadığı bu karabasan kâbuslarda bağırıyor içerine, sesi çıkmıyor...


Unutmayın ki inişlerdesiniz artık. Kan bile doydu, doldu taştı artık gözlerimizden. gözlerimizden şehitlerimiz akıyor artık anlıyor musunuz?


YETER!!!

Jale ALTUNEL
19.Ekim.2011

Hiç yorum yok :